Özeti: Dava, davacı tarafından, nüfus kaydının silinmesine ilişkin idare işleminin iptali istemiyle açılmıştır. İlk Derece Mahkemesince Türk vatandaşlığına geçme yönünde herhangi bir talebi bulunmadığı halde maddi hata sonucu sehven nüfus kütüğüne kaydı yapıldığı anlaşılan davacının nüfus kütüğünden silinmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Mahkeme kararının davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz incelemesi sırasında tespit edilen posta gideri eksikliğinin on beş gün içinde tamamlanması gerektiğine ilişkin Danıştay yazısının davacıya tebliğ edildiği görülmektedir. Posta gideri eksikliğinin süresinde tamamlanmadığı gerekçesiyle Danıştay kararıyla kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Davacı, posta gideri eksikliğinin süresinde giderildiğini, bu nedenle temyiz edilmemiş sayılmasına ilişkin verilen Daire kararının kaldırılarak İdare Mahkemesi kararının bozulmasını istemektedir. Dosyada mevcut dekont ile istenen posta giderine ilişkin tutarın davacı tarafça verilen on beş günlük süre içerisinde olacak şekilde yatırıldığı görülmektedir. Davacı tarafından verilen dilekçenin niteliği itibarıyla karar düzeltme istemli dilekçe olarak kabul edilmesi gerekmektedir. Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden temyiz isteminin reddi gerekmektedir.
"İçtihat Metni"
İSTEMİN ÖZETİ: Danıştay Onuncu Dairesi'nin 25/11/2015 tarih ve E:2011/7849, K:2015/5280 sayılı kararının, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 54. maddesi uyarınca düzeltilmesine karar verilmesi istenilmektedir.
SAVUNMANIN ÖZETİ: Davalı idare tarafından, istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ:…
DÜŞÜNCESİ: Karar düzeltme isteminin kabulü ile Daire kararının kaldırılarak dosyanın esastan incelenmesi suretiyle, usul ve yasaya uygun mahkeme kararının onanmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesi'nce, Dairemizin 03/04/2019 tarihli ara karar cevabı üzerine dava dosyasına sunulan bilgi ve belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava, davacı tarafından, nüfus kaydının silinmesine ilişkin davalı idare işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35. maddesinin birinci fıkrasında, kesinleşmiş Mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydının düzeltilemeyeceği, ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hataların nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltileceği hükmü gereğince davacının Türk vatandaşlığına geçme talebi bulunmadığı halde sehven nüfus kütüğüne kaydedildiği ve doğum tarihinin tashihi için ... Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı dava devam ederken durumun fark edilmesi üzerine de nüfus kaydının silindiği göz önünde bulundurulduğunda; Türk vatandaşlığına geçme yönünde herhangi bir talebi bulunmadığı halde maddi hata sonucu sehven nüfus kütüğüne kaydı yapıldığı anlaşılan davacının anılan Kanun hükmü uyarınca nüfus kütüğünden silinmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Söz konusu mahkeme kararının davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz incelemesi sırasında tespit edilen 20,00 TL posta gideri eksikliğinin 15 gün içinde tamamlanması gerektiğine ilişkin Danıştay Onuncu Dairesinin 30/09/2015 tarihli yazısının davacı vekiline 14/10/2015 tarihinde tebliğ edildiği, ancak söz konusu posta gideri eksikliğinin süresinde tamamlanmadığı gerekçesiyle Danıştay Onuncu Dairesinin 25/11/2015 tarih ve E:2011/7849 K:2015/5280 sayılı kararıyla kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Davacı, bahsi geçen posta gideri eksikliğinin süresinde giderildiğini, bu nedenle temyiz edilmemiş sayılmasına ilişkin verilen Daire kararının kaldırılarak İdare Mahkemesi kararının bozulmasını istemektedir.
Dosyanın incelenmesinden, dosyada mevcut dekont ile istenen posta giderine ilişkin tutarın davacı tarafça verilen 15 günlük süre içerisinde olacak şekilde 21/10/2015 tarihinde yatırıldığı görülmektedir.
Bu durumda, davacı tarafından verilen 09/03/2016 tarihli dilekçenin niteliği itibarıyla karar düzeltme istemli dilekçe olarak kabul edilerek, dilekçede öne sürülen hususlar 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendine uygun görüldüğünden, davacının karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 25/11/2015 tarih ve E:2011/7849 K:2015/5280 sayılı kararının kaldırılmasına karar verilerek uyuşmazlığın esası yönünden davacının temyiz istemi yeniden incelendi:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden, temyiz isteminin reddi ile davanın reddine ilişkin ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararın ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren on beş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/04/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.