Özeti: Dava, Orman İşletme Şefliği sınırlarında bulunan ormanlık alanda, rüzgar enerjisi santralı kurmak için izin talebinde bulunan davacı şirketten alınan ağaçlandırma bedelinden ayrı olarak ek ağaçlandırma bedeli istenmesine ilişkin işlem ile bu işleme dayanak alınan Rüzgar Enerji Santralleri, ve Termik Santralleri İzinlerinde Ayrıca Alınacak Ağaçlandırma Bedeli konulu Genelgenin iptali isteminde ilişkindir. Rüzgar Enerji Santralleri, Biokütle Enerji Santralleri ve Termik Santralleri İzinlerinde Ayrıca Alınacak Ağaçlandırma Bedeli konulu Genelge Danıştay kararları ile iptal edilmiş ve bu kararların iptale ilişkin kısımları temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Bu durumda verilen rüzgar enerji santralleri, biokütle enerji santralleri ve termik santralleri izinlerinde, Uygulama Yönetmeliği gereğince alınan ağaçlandırma bedeline ilave olarak ek ağaçlandırma bedeli alınmasını öngören ve dava konusu işlemin dayanağı olan Orman ve Su İşleri Bakanlığının Genelgesi hukuka aykırı bulunarak iptal edildiğinden, hukuki dayanağı ortadan kalkan işlemde hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
DAVANIN KONUSU :
1. Hasanbeyli Orman İşletme Şefliği sınırlarında bulunan ormanlık alanda, rüzgar enerjisi santrali kurmak için izin talebinde bulunan davacı şirketten, 6831 sayılı Orman Kanunu uyarınca alınan ağaçlandırma bedelinden ayrı olarak ek ağaçlandırma bedeli istenilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlem ile,
2. Bu işlemin dayanağı olan 16/07/2013 tarihli, 880 sayılı ve "Rüzgar Enerji Santralleri, Biokütle Enerji Santralleri ve Termik Santralleri Santralleri İzinlerinde Ayrıca Alınacak Ağaçlandırma Bedeli" konulu Genelge'nin iptali istenilmektedir.
DAVACININ İDDİALARI :
Genel Müdürlükçe hazırlanan ve dava konusu edilen … tarihli, … sayılı talimat Orman Bölge Müdürlüklerine 16/07/2013 tarihinde gönderilmekle birlikte Bakanlık Makamının oluruna 23/07/2013 tarihinde sunulduğu, yani Bakanlık Oluru alınmaksızın düzenleme tamamlanmış gibi işleme konulduğu, bu durumun davaya konu işlemin özensizliğini ve hukuksuzluğunu açıkça ortaya koyduğu, orman sayılan alanlarla ilgili bedellerin tespiti ve tahsilinin Tarım ve Orman Bakanlığı'nca hazırlanacak Yönetmeliklerle yapılacağı, nitekim bu konuyla ilgili Orman Kanununun 17/3 ve 18 inci Maddelerinin Uygulama Yönetmeliği ile düzenleme yapıldığı, Bakanlığa yapılan itiraza 27/09/2013 tarihinde verilen cevabi yazıda, 3234 sayılı Orman Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun’un “Genel Müdürlük, Kanunla yerine getirmekle yükümlü olduğu hizmetleri tüzük, yönetmelik, tebliğ, genelge ve diğer emirlerle düzenlemekle görevli ve yetkilidir.” düzenlemesi kapsamında yapılan değerlendirmeler neticesinde … gün ve … sayılı talimatın yayınlandığı ve yürürlüğe konulduğu belirtilmiş ise de, verilen cevapta belirtilen mevzuatın Orman Genel Müdürlüğü'nün iç işleyişini düzenlediği, dava konusu işlemdeki gibi geneli ve bütünü kapsamadığı ve ağaçlandırma bedelinin tespiti için ilgili Yönetmelik hükümlerine ek ilave bedel belirleme yetkisi vermediği, … gün ve … sayılı düzenleme hukuka uygun olsa bile, kazanılmış haklara saygı ilkesi gereği yeni bir düzenlemeyle getirilen bu bedelin tarafından tahsilinin mümkün olmadığı, taahhüt senedinde talimatta belirtilen bedellerin ödeneceğine dair taraflarından verilmiş bir taahhüt bulunmadığı, sonradan yapılan bu ve benzeri düzenlemelerin geçmişe yürütülmesi ve taahhüt etmediği halde etmişcesine yeni düzenlemeye uymaya zorlanarak yepyeni bedellerle karşı karşıya bırakılmasının hukukun genel ilkeleriyle bağdaşmayacağı ve hukuki güvenlik ilkesini ciddi manada zedeleyeceği belirtilmektedir.
… BAKANLIĞI'NIN SAVUNMASI :
Davacı şirkete Orman Kanunu'nun 17/3. maddesi uyarınca Orman Genel Müdürlüğü'nce bedeli mükabilinde izin verildiği, RES Projeleri'nin işin doğası gereği ormanların zirvelerinde yapıldığı, buralara ulaşmak için genellikle geniş ve uzun yeni yolların ve türbinlerden üretilen enerjinin ulusal şebekeye bağlanması için enerji nakil hatlarının yapılması gerektiği, bir türbin için yaklaşık 1 hektar ormanlık alanın zarar gördüğü, ormanların kapalılık oranı yani meşcereyi oluşturan ağaçların toprağı siperleme oranı arttıkça ilave ağaçlandırma bedelinin artırılmasıyla RES Projeleri'nin mümkün oldukça ormanlık alan dışında yapılması, ormanlık alanlarda izin verilmesi durumunda ise mümkün olduğunca bozuk ve ağaçsız alanda izin verilmesinin amaçlandığı; davacı tarafından Bakanlık oluru alınmaksızın … gün ve … sayılı talimatın düzenlendiği ve düzenleme tamamlanmış gibi işleme konulduğu iddia edilmiş ise de, bu hususta Bakanlık Makamının … tarihli ve … sayılı oluru bulunduğu, Genel Müdürlüğün söz konusu yetkisini 3234 sayılı Kanun'un 29. maddesinden aldığından bu iddianın yerinde olmadığı; ön iznin talimatın çıktığı tarihten önce alındığı ve kazanılmış hakkı bulunduğu iddia edilmekte ise de, bedel ödeme yükümlülüğü kesin iznin verilmesinden sonra başladığından ve bedel ödeme yükümlülüğünün başladığı tarihte bedellere ilişkin talimat yürürlükte olduğundan davacının iddiasının yerinde olmadığı, izin işlemlerinin başlangıç aşamasında verilen ön izin, kesin izinde istenen belgelerin hazırlanması için verilen süreci ifade ettiğinden, henüz belgeler tamamlanmadan kazanılmış hakları ihlali iddiasının da yerinde olmadığı; ayrıca, davacı tarafından talimatla öngörülen bedellerin ödeneceğine dair bir taahhütte bulunulmadığı ve sonradan yapılan düzenlemelerin geçmişe yürütülemeyeceği iddia edilmekte ise de, taahhüt senedi tarihinde talimatın yürürlükte olduğu, taahhüt senedine göre, ihtilaf halinde taahhüt senedinde hüküm yoksa kanun, yönetmelik ve ilgili mevzuat hükümlerine göre hareket edileceği taahhüt edildiğinden o tarihte yürürlükte olan talimata uymayı şirket taahhüt etmiş bulunduğundan haksız ve mesnetsiz davanın reddi gerektiği savunulmuştur.
… GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'NÜN SAVUNMASI :
Usul yönünden, dava dilekçesinin ne zaman kayıtlara girdiği ve dava açma süresinin geçirilip geçirilmediği anlaşılmadığından, dava açma süresinin ve dava dilekçesinin İYUK 15. maddeye uygun olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiği; davacı şirkete Orman Kanunu'nun 17/3. maddesi uyarınca Orman Genel Müdürlüğü'nce bedeli mükabilinde izin verildiği, RES Projeleri'nin işin doğası gereği ormanların zirvelerinde yapıldığı, buralara ulaşmak için genellikle geniş ve uzun yeni yolların ve türbinlerden üretilen enerjinin ulusal şebekeye bağlanması için enerji nakil hatlarının yapılması gerektiği, bir türbin için yaklaşık 1 hektar ormanlık alanın zarar gördüğü, ormanların kapalılık oranı yani meşcereyi oluşturan ağaçların toprağı siperleme oranı arttıkça ilave ağaçlandırma bedelinin artırılmasıyla RES Projeleri'nin mümkün oldukça ormanlık alan dışında yapılması, ormanlık alanlarda izin verilmesi durumunda ise mümkün olduğunca bozuk ve ağaçsız alanda izin verilmesinin amaçlandığı; davacı tarafından Bakanlık oluru alınmaksızın … gün ve … sayılı talimatın düzenlendiği ve düzenleme tamamlanmış gibi işleme konulduğu iddia edilmiş ise de, Genel Müdürlüğün söz konusu yetkisini 3234 sayılı Kanun'un 29. maddesinden aldığından bu iddianın yerinde olmadığı; ön iznin talimatın çıktığı tarihten önce çıktığı ve kazanılmış hakkı bulunduğu iddia edilmekte ise de, bedel ödeme yükümlülüğü kesin iznin verilmesinden sonra başladığından ve bedel ödeme yükümlülüğünün başladığı tarihte bedellere ilişkin talimat yürürlükte olduğundan davacının iddiasının yerinde olmadığı, izin işlemlerinin başlangıç aşamasında verilen ön izin, kesin izinde istenen belgelerin hazırlanması için verilen süreci ifade ettiğinden, henüz belgeler tamamlanmadan kazanılmış hakları ihlali iddiasının da yerinde olmadığı; ayrıca, davacı tarafından talimatla öngörülen bedellerin ödeneceğine dair bir taahhütte bulunulmadığı ve sonradan yapılan düzenlemelerin geçmişe yürütülemeyeceği iddia edilmekte ise de, taahhüt senedi tarihinde talimatın yürürlükte olduğu, taahhüt senedine göre, ihtilaf halinde taahhüt senedinde hüküm yoksa kanun, yönetmelik ve ilgili mevzuat hükümlerine göre hareket edileceği taahhüt edildiğinden o tarihte yürürlükte olan talimata uymayı şirket taahhüt etmiş bulunduğundan haksız ve mesnetsiz davanın reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Dava konusu işlemin iptali gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ : Dava, Osmaniye Orman İşletme Şefliği sınırlarında bulunan ormanlık alanda, rüzgar enerjisi santralı kurmak için izin talebinde bulunan davacı şirketten, 6831 sayılı Orman Kanunu uyarınca alınan ağaçlandırma bedelinden ayrı olarak ek ağaçlandırma bedeli istenmesine ilişkin işlem ile bu işleme dayanak alınan … tarih ve … sayılı "Rüzgar Enerji Santralleri, ve Termik Santrallari İzinlerinde Ayrıca Alınacak Ağaçlandırma Bedeli" konulu Genelgenin iptali isteminde ilişkindir.
Davalı idarenin usule yönelik itirazları yerinde görülmeyerek işin esasına geçildi.
6831 sayılı Orman Kanunu'nun 17. maddesinin değişik 3. fıkrasında; ......... enerji tesislerinin ve bunlarla ilgili her türlü binanın Devlet ormanları üzerinde bulunması veya yapılmasında kamu yararı ve zaruret olması halinde, gerçek ve tüzel kişilere bedeli mukabilinde Çevre ve Orman Bakanlığınca izin verilebilir. Bu izin süresi 49 yılı geçmez hükmü, değişik ek 5. maddesinde; Bu Kanunun uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar ile orman alanlarından yararlanma karşılığı alınacak bedel miktarlarının tespiti ve tahsiline ilişkin hususlar, Orman Genel Müdürlüğü tarafından yürürlüğe konulan Yönetmelikle belirlenir, hükmü öngörülmüştür.
Madde hükümlerinden, Devlet ormanları üzerinde Çevre ve Orman Bakanlığınca tesis yapılmasına izin verilebileceği ve bu yararlanma karşılığında alınacak bedelin Yönetmelik hükmü ile belirleneceği anlaşılmaktadır.
Öte yandan,6831 sayılı Yasanın 17. maddesine istinaden hazırlanan ve olay tarihinde yürürlükte olup 15/9/2011 tarih ve 28055 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Orman Kanunu'nun 17. ve 18. Maddelerinin Uygulama Yönetmeliğinin "Amaç ve Kapsam" başlıklı 1. maddesinde; Bu Yönetmeliğin amacı, Orman Kanunu'nun 17. maddesine göre verilecek izinlerde tahsil edilecek bedellere ait iş ve işlemleri düzenlemektir, hükmü "Dayanak" başlıklı 2. maddesinde; Bu Yönetmelik, 6831 sayılı Kanunun Ek 5. maddesine dayanılarak hazırlanmıştır, hükmü, Tanımları ifade eden 3. maddesinde, Ağaçlandırma bedeli; Orman sayılan alanlarda izin verilmesi sonucu bu yerlerin ağaçlandırılması için yapılacak giderlerin karşılığı olarak alınan bedeli ifade eder hükmü, 16/1-a maddesinde; Ağaçlandırma bedelinin, Genel Müdürlükçe, Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından yılın ikinci yarısı için tespit edilen 16 yaşını doldurmuş işçilerin bir günlük normal çalışma karşılığı asgari ücretlerinin 294 gün/hektar katsayısıyla çarpımı sonucu belirlenen ağaçlandırma birim hektar bedelinin izin alanı ile çarpımı sonucu bulunan tutardan oluştuğunu ifade ettiği, hükmü yer almıştır.
Açıklanan madde hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden, 6831 sayılı kanunla alınması öngörülen ağaçlandırma bedelinin, ilgili ve yetkili makamca hazırlanan yönetmelikte öngörülen esaslara göre tespit edileceği anlaşılmaktadır.
Diğer yandan, 3234 sayılı Orman Genel Müdürlüğüne ilişkin Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun'un 29. maddesinde; Genel Müdürlüğün, kanunla yerine getirmekle yükümlü olduğu hizmetleri tüzük, yönetmelik, tebliğ, genelge ve diğer emirlerle düzenlemekle görevli ve yetkili olduğu ifadesine yer verilmiştir.
İdarelerin, kanunla görevlendirildikleri ve yetkilendirildikleri konularda, ikincil mevzuat ile düzenleme yapabilecekleri kuşkusuzdur. Ancak, kanunda, hazırlanması öngörülen ikincil mevzuatın niteliği, yöntemi açıkca belirtilmiş ise, idarenin bu usule uyması ve yeni bir yükümlülük getirilmek istenmekte ise, bunun da yöntemi belirlenen Yönetmeliğe eklenmesi ve usulde paralellik ilkesi gereğince değişikliğin Resmi Gazete'de yayımının sağlanması gerekmektedir.
Dava dosyasının incelenmesinden, davacı şirket adına, Osmaniye ili Hasanbeyli ilçesinde, rüzgar enerjisine dayalı Hasanbeyli HES porojesi kapsamında 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu uyarınca 11/11/2011 tarihinden itibaren 49 yıl süreyle üretim faaliyeti lisansı verildiği, noter aracılığıyla 23/01/2012 tarihinde Ön İzin Oluru verildiği, Osmaniye Orman İşletme Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlemi ile ek ağaçlandırma bedeli toplamının ödenmesinin talep edilmesi üzerine, davacı tarafından yapılan itirazla, ek ağaçlandırma bedelinden muaf tutulmaları gerektiğinin ifade edilmesine karşın, itirazın reddi sonucu işbu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Olayda, davalı idarece, kanunda yönetmelikle düzenlenmesi açıkca öngörülen ağaçlandırma bedelinin yanında yeni bir yükümlülük öngören "ek ağaçlandırma bedeli"nin Tebliğ ile düzenlenmesinde kanunun açık hükmüne, kurallar kademelenmesine ve hukuk devleti ilkesine uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, hukuka aykırı olduğu sonucuna varılan davaya konu işlemin iptaline karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
Davacı şirkete, Hasanbeyli RES Projesi kapsamında 11/11/2011 tarihinden itibaren 49 yıl süreyle üretim faaliyeti göstermek üzere Elektrik Piyasası Kanunu ve ilgili mevzuat uyarınca üretim lisansı verilmiştir. Kurulması planlanan rüzgar enerji santrali orman niteliğindeki arazi içerisinde kaldığından Orman Kanunu'nun 17/3. maddesi uyarınca 23/01/2012 tarihinde ön izin taahhüt senedi gereğince orman ön izin, 16/07/2013 tarihinde de kesin izin verilmiştir.
Orman ve Su İşleri Bakanlığı 16/07/2013 gün ve 880 sayılı Genelgesi'ni Bölge müdürlüklerine göndermiştir.
Davacı şirkete gönderilen Adana Bölge Müdürlüğü-Osmaniye Orman İşletme Müdürlüğü'nün 02/08/2013 tarihli yazısıyla 16/07/2013 tarihli kesin izne istinaden, 1.722.668,15 TL ağaçlandırma bedeli ile 310.080,00 TL KDV'sinin ödenmesi talep edilmiştir.
Davacı tarafından, 28/08/2013 tarihinde Orman ve Su işleri Bakanlığı'na ve Osmaniye Orman İşletme Müdürlüğü'ne, Orman Kanununun 17/3 ve 18 inci Maddelerinin Uygulama Yönetmeliği'nin 16. maddesinde tespit edildiği şekliyle 323.058,34 TL ve 58.150,50 TL ağaçlandırma bedelinin yatırıldığını, ilave talep edilen ağaçlandırma bedelinin, ilave ağaçlandırma bedeli uygulamadan muaf tutulması istemiyle Bakanlığa yaptığı 27/08/2013 tarihli itiraz sonuçlanıncaya kadar bekletilmesi istenilmiştir.
İtiraza Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından 27/09/2013 tarihinde verilen cevabi yazıda, 3234 sayılı Orman Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun’un “Genel Müdürlük, Kanunla yerine getirmekle yükümlü olduğu hizmetleri tüzük, yönetmelik, tebliğ, genelge ve diğer emirlerle düzenlemekle görevli ve yetkilidir.” düzenlemesi kapsamında yapılan değerlendirmeler neticesinde 16/07/2013 gün ve 880 sayılı talimatın yayınlandığı ve yürürlüğe konulduğu belirtilmiştir.
Söz konusu ek ağaçlandırma bedeli, davacı şirket tarafından 05/11/2013 tarihinde dava açma hakkı saklı kalmak kaydı ile banka hesabına yatırılmış ve 22/11/2013 tarihinde kayıtlara giren dilekçe ile dava açmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dairemizin 15/05/2019 tarih ve E:2014/5896, K:2019/4611 sayılı kararıyla; dava konusu Genelge yönünden; 6831 sayılı Kanunu'nun 17. maddesinin uygulanmasıyla ilgili şekil, şart ve esaslar ile orman alanlarından her türlü yararlanma karşılığı alınacak bedel miktarlarının tespiti ve tahsiline ilişkin hususların Yönetmelik ile düzenleneceğine ilişkin açık hükmüne rağmen, dava konusu Genelge ile ile ek ağaçlandırma bedeline ilişkin düzenleme yapıldığının görüldüğü, ülkemizde; ormanlık alanlarda çeşitli nedenlerle kurulacak tesisler için verilen izinlerin çok uzun süreli olduğu gibi daha fazla uzatma imkanı sağlandığı halde uygulamada alınan bedellerin bu uzun süreye rağmen ilk başta bir defaya mahsus olduğu ve kurulacak tesise göre cüzi miktarlarda kalabileceği açık ise de; şayet belirli tesisler için daha fazla ağaçlandırma bedeli alınması gerekiyorsa bu hususun Yönetmelik'te düzenlenmesi gerektiği, 6831 sayılı Kanun'un 17. maddesinin uygulamasını Yönetmelik ile gösteren idarenin, bu Yönetmelik'te getirilen kuralları aşan nitelikte getireceği yeni düzenlemeleri de yine bu Yönetmelik'le yapması, alt düzenleyici işlemlere bırakmaması gerektiği, zira, genelge gibi alt düzenleyici işlemlerin normlar hiyerarşisi gereği, dayandığı Yönetmelik hükümlerini genişletici değil, açıklayıcı hükümler içerebileceği, bu durumda, Yönetmelik'le sayılan tesislerden bazılarından bazı durumlarda ilave ağaçlandırma bedeli alınması gerektiğine dair düzenlemenin Yönetmelik ile yapılması gerekirken, Genelge ile yapılmasında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle 16/07/2013 tarih ve 880 sayılı "Rüzgar Enerji Santralleri, Biokütle Enerji Santralleri ve Termik Santralleri Santralleri İzinlerinde Ayrıca Alınacak Ağaçlandırma Bedeli" konulu Genelge'nin iptaline, davacı şirketten ilave ağaçlandırma bedeli istenilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlem yönünden; davacı şirket tarafından imzalanan taahhüt senedinde, "İhtilaf halinde; bu taahhüt senedi hükümlerine göre, bu taahhüt senedinde hüküm bulunmayan hallerde ise kanun, yönetmelik ve ilgili mevzuat hükümlerine göre hareket edilir" kuralının yer aldığı, davacı şirket tarafından taahhüt senedinin imzalandığı ve davacı şirkete kesin izin verildiğinin görüldüğü, bu durumda, davacı şirkete izin verilen ormanlık alanın, ilave ağaçlandırma bedeli ödenmesi şartıyla izin verilebilecek özel nitelikte bir yer olduğu, davacı şirketin ihtilaf halinde ilgili mevzuat hükümlerine göre hareket edileceğini taahhüt etmesi nedeniyle izin verildiği görüldüğünden, ilave ağaçlandırma bedeli istenilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçeleriyle, … tarih ve … sayılı işlem yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Anılan kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Danıştay İdarî Dava Daireleri Kurulu'nun 12/10/2020 tarih ve E:2019/2966, K:2020/1788 sayılı kararı ile; Daire kararımızın temyize konu edilen davacı şirketten ilave ağaçlandırma bedeli istenilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlem yönünden davanın reddine yönelik kısmı hakkındaki gerekçesinde salt çoğunluğun oluşmadığı gerekçesiyle davacının temyiz isteminin kabul edilerek Dairemiz kararının bozulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 46. maddesinin birinci fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihaî kararlarının Danıştay'da temyiz edilebileceği; 2575 sayılı Danıştay Kanunu'nun 38. maddesinde, İdarî Dava Daireleri Kurulu'nun, idarî dava dairelerinden ilk derece mahkemesi olarak verilen kararları temyizen inceleyeceği; 2577 sayılı Kanun'un 49/4 ve 50. maddelerinde, Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanınmayıp, Danıştay İdarî ve Vergi Dava Daireleri Kurulları kararlarına uyulmasının zorunlu olduğu kurala bağlanmıştır.
Aktarılan kanun hükümlerine göre, Danıştay dava dairelerince ilk derece mahkemesi olarak verilen kararların Danıştay İdarî ve Vergi Dava Daireleri Kurullarınca bozulması hâlinde Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanınmadığından, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun bozma kararı üzerine bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
16/07/2013 tarihli, 880 sayılı ve "Rüzgar Enerji Santralleri, Biokütle Enerji Santralleri ve Termik Santralleri Santralleri İzinlerinde Ayrıca Alınacak Ağaçlandırma Bedeli" konulu Genelge Dairemizin 15/05/2019 tarih ve E:2014/5896, K:2019/4611 sayılı ve 15/05/2019 tarih ve E:2014/5904, K:2019/4614 sayılı kararları ile iptal edilmiş ve bu kararların iptale ilişkin kısımları temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
Bu durumda, 6831 sayılı Kanun'un 17. maddesinin 3. fıkrası uyarınca verilen rüzgar enerji santralleri, biokütle enerji santralleri ve termik santralleri izinlerinde, Uygulama Yönetmeliği gereğince alınan ağaçlandırma bedeline ilave olarak ek ağaçlandırma bedeli alınmasını öngören ve dava konusu işlemin dayanağı olan Orman ve Su İşleri Bakanlığının 16/07/2013 tarih ve 880 sayılı Genelgesi hukuka aykırı bulunarak iptal edildiğinden, hukuki dayanağı ortadan kalkan … tarih ve … sayılı işlemde hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Bu nedenle, davacıdan ilave ağaçlandırma bedeli istenilmesine dair 02/08/2013 tarih 692 sayılı dava konusu işlemi iptaline karar verilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacı şirketten, 6831 sayılı Orman Kanunu uyarınca alınan ağaçlandırma bedelinden ayrı olarak ek ağaçlandırma bedeli istenilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin İPTALİNE,
2. Dava iptal ile sonuçlandığından, ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam … TL yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
3. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekâlet ücretinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde davacıya iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere,
09/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.