İstanbul BAM 12. H.D. 2021/1022 E. 2021/1009 K.

16-10-2021

Özeti: Asıl dava davalıların kullandıkları krediye verilen kefalet nedeniyle oluşan borcun tahsiline ilişkin itirazın iptali birleşen dava ise menfi tesbite ilişkindir. Davacı vekili istinaf dilekçesi ekinde dosya borcu icraya intikal eden yargı gideri ,vekalet ücreti ,icra inkar tazminatı hariç kredinin ana para ve faizlerini ödediğine dair belge ibraz edilmiştir. Anılan belge hükümden sonraki bir tarihi taşımakta olup ancak borcu söndüren nitelikte olması nedeniyle incelenmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf dilekçesi ekinde sunulan belge hakkında gerekli inceleme yapıldıktan sonra sonucuna göre bir karar verilmek üzere kararın kaldırılmasına sonucuna göre bir karar verilmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARAR TARİHİ: 24/06/2021

İlk derece mahkemesince verilen kararın asıl davada davalılar birleşen dosyada davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;

ASIL DAVA: Davacı vekili; müvekkilinin davalıların kredi borcuna istinaden İstanbul Anadolu ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyasından kredi kefaletten doğan rücu alacağının takibine ilişkin başlattıkları icra dosyasına davalı tarafın itirazda bulunduğunu, kredi sözleşmelerinde çekilen kredi tutarının davacı defter kayıtlarında borçluların borcunun sabit olduğunu, davalıların itirazında haksız olup amacın alacağın teminini uzatmaya yönelik olduğunu, haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatını talep etmenin zorunlu olduğunu, bu nedenlerle itirazların iptaline,davalılar aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

BİRLEŞEN DAVA: Davacı vekili; davalının davacı aleyhine kefaletten doğan alacağın rucüsu için takibe giriştiğini; İst.Anadolu ... İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı takip dosyasının satış aşamasında bulunduğunu; İst.Anadolu ... İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı dosyasının ise İst.Anadolu 1.ATM'nin 2014/413 sayılı dosyasında itirazın iptali davasına konu bulunduğunu; davacının akıl hastası olması nedeni ile temyiz kudretinin haiz bulunmadığından her iki takibe dayanak teşkil eden hukuki işlemlerin yok hükmünde bulunduğunu;davacının hastalığının Kartal 2.Asliye Ceza Mahkemesi'nin 1999/582 esas sayılı dosyasından alınan doktor raporu ile sabit bulunduğunu;davacının akıl hastası olması temyiz kudretine haiz olmaması sebebi ile her iki icra takibine dayanak teşkil eden hukuki işlemlerin yok hükmünde olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP: Davalılara dava dilekçeleri usulüne uygun tebliğ edilmiş olup, davaya cevap verilmemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; Kartal 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 1999/582 esas sayılı dosyasında davalının akıl hastası olduğunun tespiti ile ceza tertibine yer olmadığı kararının verildiği, davalı hakkında İst.Anadolu 21. Sulh Hukuk Mahkemesine ihbarda bulunulduğu 2017/221 esas sayılı dosyada davanın reddine karar verildiği, kararda davalının 18 yıl önce Bakırköy de tedavi olduğunu beyan ettiği görüldüğü, bu beyanlar üzerine kredinin kullanıldığı 2012 tarihi itibari ile akıl hastalığı olmadığı gerekçesiyle; asıl davanın kabulü ile, davalıların itirazının iptaline, takibin 40.150-TL üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.

İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran asıl davada davalılar birleşen dosyada davacı vekili; ayırt etme gücüne sahip olmayan kişilerin Medeni Kanun'una göre tam ehliyetsiz olduğu ve dolayısıyla ne hukuki işlem ehliyetleri ne haksız fiillerden sorumlu olma ehliyetleri ne dava ehliyetleri ne de tasarruf ehliyetleri olduğunu belirterek verilen kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

GEREKÇE: Asıl dava davalıların kullandıkları krediye verilen kefalet nedeniyle oluşan borcun tahsiline ilişkin itirazın iptali birleşen dava ise menfi tesbite ilişkindir. Kural olarak, yargılama aşamasında dayanılıp sunulmayan deliller istinaf aşamasında sunulamaz. Sunulmuş olsalar bile,inceleme sırasında dikkate alınamazlar. Bu kuralın tek istisnası, dayanılıp sunulan delilin, o davaya konu borcu söndüren bir nitelik taşıması; örneğin, davaya konu borcun ödenmiş olduğunu gösteren makbuz, ibraname gibi bir belge olmasıdır. Davalı,hükümden sonra borcu söndüren nitelikte bir belge vermişse, bu belge üzerinde gerekli inceleme yapılmak suretiyle bir karar verilmesi gerekir.Yargılama aşaması henüz tamamlanmamış ise böyle durumda, borcu itfa eden belge değerlendirmeye alınmalıdır. Gerçekten de, yargılamada davayı inkâr eden davalının savunması, borcun bulunmadığı savunmasını da kapsar. O nedenle, davalının borcun ne sebeple bulunmadığını açıklama ve iddianın aksine delillerini ikame etme hakkının ortadan kalktığından söz edilemez. Davalılar - Davacı vekili istinaf dilekçesi ekinde 14.4.2021 tarihli belge ile "dosya borcu icraya intikal eden yargı gideri ,vekalet ücreti ,icra inkar tazminatı hariç kredinin ana para ve faizlerini ödediği"ne dair belge ibraz edilmiştir.Anılan belge hükümden sonra ki bir tarihi taşımakta olup ancak borcu söndüren nitelikte olması nedeniyle incelenmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf dilekçesi ekinde sunulan belge hakkında gerekli inceleme yapıldıktan sonra sonucuna göre bir karar verilmek üzere kararın kaldırılmasına ,sonucuna göre bir karar verilmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/413 Esas- 2020/587 Karar sayılı 27/10/2020 tarihli asıl ve birleşen davada verilen kararın, HMK.'nun 353(1)a-6 maddesi gereği KALDIRILMASINA; "Davaların yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye iadesine" Davalılar-davacı tarafından yatırılan (685,66+59,30-TL)peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.'nın 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.24/06/2021

Öne Çıkanlar