Yargıtay 8. H.D. 2021/2076 E. 2021/5412 K.

04-11-2021

Özeti: Dava, davacı eşler tarafından, davalı ergin kişinin evlat edinilmesi ile evlat edinilenin anne baba adının evlat edinenlerin adları olarak nüfusa tescili istemine ilişkindir. Davacıların ilk evliliklerinin 28.09.1990 tarihinde boşanma ile sona erdiği, davacılardan Hasan’ın, davalı 26.02.1990 doğumlu Hüseyin'i mahkeme kararı ile tek başına evlat edindiği, evlat edinme kararının nüfus kayıtlarına tescil edildiği, davacıların 17.12.2009 tarihinde yeniden evlendikleri ve davalı Hüseyin'i birlikte evlat edinmek için incelemeye konu evlat edinme dâvasını açtıkları anlaşılmıştır. Davacı Hasan, davalı Hüseyin'i daha önce kesinleşen mahkeme kararı ile evlat edindiğinden ve diğer davacı eş Mürşide'nin eşi Hasan'ın evlatlığı Hüseyin'i evlat edinmesine Kanun cevaz verdiğinden açılan davada Hasan’ın hukuki yararı olmadığı için Hasan yönünden davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmektedir. Evlat edinilen dava tarihi itibari ile ergin olduğundan Türk Medeni Kanunu’nun ayırt etme gücüne sahip olmayan küçüklerin nüfus kaydına ana ve baba adı olarak evlât edinen eşlerin adları yazılır amir hükmü karşısında nüfus kayıtlarına anne baba adı olarak evlat edinenlerin adlarının yazılması usul ve kanuna aykırıdır.

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup, hükmün Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü tarafından kanun yararına bozulması istenilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacılar Hasan ve Mürşide Ertürk çifti dava dilekçelerinde, davalı Hüseyin'i evlat edinmelerine ve Hüseyin’in nüfus kayıtlarındaki anne-baba adı kısmına kendi adları olan Hasan ve Mürşide adlarının tescilini istemişler; davanın kabulüne dair verilen ve İstinaf İncelemesinden geçmeden kesinleşen Büyükçekmece 4. Aile Mahkemesinin 06.04.2017 tarihli ve 2017/14-2017/375 sayılı kararının, yürürlükteki hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle Adalet Bakanlığı (Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü) kanun yararına temyizi İstenildiğinden, dosyadaki bilgi be belgeler okunup gereği düşünüldü:

Dava, Türk Medeni Kanunu'nun 313.maddesi kapsamında davacı eşler tarafından, davalı ergin kişinin evlat edinilmesi ile evlat edinilenin anne/baba adının evlat edinenlerin adları olarak nüfusa tescili istemine ilişkindir.

Taraflar arasında görülen evlat edinmeye ilişkin davada davanın kabulü ile davalı 26.02.1990 doğumlu Hüseyin'i davacılar Hasan ve Mürşide'nin evlat edinmesine, Hüseyin'in nüfus kayıtlarında anne-baba kısmına davacılar Hasan ve Mürşide'nin adlarının tesciline karar verildiği ve verilen kararın kanun yollarına başvurulmaksızın 17.07.2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 306. maddesinde "Eşler, ancak birlikte evlât edinebilirler; evli olmayanlar birlikte evlât edinemezler. Eşlerin en az beş yıldan beri evli olmaları veya otuz yaşım doldurmuş bulunmaları gerekir. Eşlerden biri, en az iki yıldan beri evli olmaları veya kendisinin otuz yaşını doldurmuş bulunması koşuluyla diğerinin çocuğunu evlât edinebilir." aynı Kanun'un 314/4.maddesinde ise, "Eşler tarafından birlikte evlât edinilen ve ayırt etme gücüne sahip olmayan küçüklerin nüfus kaydına ana ve baba adı olarak evlât edinen eşlerin adları yazılır." hükümlerine yer verilmiştir.

Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden; davacıların ilk evliliklerinin 28.09.1990 tarihinde boşanma ile sona erdiği, davacılardan Hasan’ın, davalı 26.02.1990 doğumlu Hüseyin'i Sakarya Aile Mahkemesinin 19.08.2004 tarihli ve 2004/815-1218 sayılı kararı ile tek başına evlat edindiği, evlat edinme kararının nüfus kayıtlarına tescil edildiği, davacıların 17.12.2009 tarihinde yeniden evlendikleri ve davalı Hüseyin'i birlikte evlat edinmek için incelemeye konu evlat edinme dâvasını açtıkları anlaşılmıştır.

1. Davacı Hasan, davalı Hüseyin'i daha önce kesinleşen mahkeme kararı ile evlat edinilmiş olması ve diğer davacı eş Mürşide'nin eşi Hasan'ın evlatlığı Hüseyin'i evlat edinmesine Kanun cevaz verdiğinden açılan davada Hasan’ın hukuki yararı olmadığı için Hasan yönünden davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken yeniden evlat edinme kararı verilmesi,

2. Evlat edinilen Hüseyin 26.02.1990 doğumlu olup dava tarihi itibari ile ergin olduğundan TMK’nin 314/4.maddesine göre ayırt etme gücüne sahip olmayan küçüklerin nüfus kaydına ana ve baba adı olarak evlât edinen eşlerin adları yazılır amir hükmü karşısında nüfus kayıtlarına anne/baba adı olarak evlat edinenlerin adlarının yazılması,

Usul ve kanuna aykırıdır.

Kanun yararına bozma kararının, mahkemelerce verilen ve kanun yolundan geçmeden kesinleşen hükmün, usul ve kanuna aykırılığının tespitine münhasır olduğu, bozma ilamının sonuca etkili olmadığı, daha etkin olan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 318. maddesi kapsamında "Evlât edinme esasa ilişkin diğer noksanlıklardan biriyle sakatsa, Cumhuriyet savcısı veya her ilgili evlâtlık ilişkisinin kaldırılmasını isteyebilir." hükmü gereği evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını her ilgili veya Cumhuriyet savcısı tarafından mahkemeden istenebileceği unutulmamalıdır.

SONUÇ: Bu itibarla yukarıda açıklanan nedenlerle Adalet Bakanlığının (Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü) temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK’nin 363. maddesi uyarınca sonuca etkili olmamak kaydıyla kanun yararına BOZULMASINA ve gereği yapılmak üzere kararın bir örneği ile dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmesine, 23.06.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Öne Çıkanlar