Özeti: İşçi iş akdinin işveren tarafından haklı bir neden olmadan feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir. İşçi dava dilekçesinde, acil bir takım işleri nedeniyle şantiye şefinden izin aldığını ve işyerinden ayrıldığını, onun bilgisi ve haberi doğrultusunda iki gün işe gitmediğini belirtmiş, iş sözleşmesinin feshi konusunda başka bir sebep ileri sürmemiş, fesih tarihini de belirtmemiştir. İşçi bu iddiasıyla bağlıdır. Davalı taraf, işçinin bu iddiasına karşılık izin aldığını belirttiği şantiye şefinin imzasının bulunduğu ve işyerini terkettiğine dair tutanak sunmuştur. Davalı işyerinde tutulan devamsızlık tutanakları da davacının iki gün işe gitmediğine ilişkin kabulüyle örtüşmektedir. Mahkemece iş sözleşmesinin feshinde davacının ileri sürdüğü bu husus dikkate alınmaksızın ve değerlendirilmeksizin, davacı tanıklarının beyanlarına dayanılarak, tarafların ileri sürmediği çalışma şartlarındaki ağır değişikliği kabul etmeyen davacının çıkışının verildiği gerekçesiyle kıdem ve ihbar tazminatının kabulüne karar verilmiştir. Bu nedenle davacının kıdem ve ihbar tazminatı alacağı talebinin reddi gerekmektedir.
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının iş akdinin işveren tarafından haklı bir neden olmadan feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının mazeret bildirmeden ve haber vermeden devamsızlık yaptığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Bozma İlamı ve Mahkeme Kararının Özeti :
İlk Derece Mahkemesinin davanın ksımen kabulüne ilişkin kararının davalı tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesi'nin 15.01.2020 tarih ve 2016/26871 esas, 2020/303 karar sayılı ilamı ile; temyiz konusu kararın gerekçesinde, fesih hususu tartışılmadan davacının iş akdinin haksız feshedildiğinden kıdem ve ihbar tazminatının kabulüne karar verildiği, bilirkişi raporuna atıf yapılmasının kararın gerekçeli olduğunu göstermeyeceği, Mahkemece davacının her bir alacak kalemine ilişkin olmak üzere taleplerin kabulüne veya reddine dair gerekçe belirtilerek tereddüt oluşturmayacak şekilde hüküm kurulması gerektiği yönünde bozulmuştur.
Mahkemece, bozma kararına uyulmasına ve yazılı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının iş sözleşmesinin sona erme şekli konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Dosya içeriğine göre; davacı vekili dava dilekçesinde, davacının işe izinsiz ve habersiz gelmediği iddiası ile işten çıkartıldığını, ancak bunun doğru olmadığını, davacının acil bir takım işleri nedeniyle şantiye şefi olan mühendis Hasan T.’den izin aldığını ve işyerinden ayrıldığını, şantiye şefinin davacıya izin verdiğini, onun bilgisi ve haberi doğrultusunda iki gün işe gitmediğini iddia etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının 22.07.2014 günü izinsiz olarak işyerini terketttiğini, devamı günlerde de mazeretsiz olarak devamsızlık yaptığını, tutanakların tutulduğunu ve akabinde de mazeretini bildimesinin ihtarname ile istendiğini, davacının bildirimde bulunmadığını, bu nedenle iş akdinin feshedildiğini savunmuş, dosyaya 22.07.2014 tarihinde işyerini terkettiğine dair tutanak ile 23.07.2014 ve 24.07.2014 tarihli devamsızlık tutanakları ve 25.07.2014 tarihli ihtarname sunulmuştur.
Yargılama sırasında dinlenen davacı tanıkları; davacının işten ayrıldığı dönemde gece çalıştığını, işyerindeki yetkili baş şoförün davacıdan gündüz de çalışmasını istediğini davacı hem gece hem gündüz çalışamayacağını söylediğini, tartışmaları üzerine başşoförün davacıya çıkışını al ve git diye söylediğini beyan etmişler, Mahkemece davacı tanıklarının beyanlarına dayanılarak, çalışma şartlarındaki ağır değişikliği kabul etmeyen davacının çıkışının verildiğini, davalının iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini ispatlayamadığı gerekçesiye davacının kıdem ve ihbar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Davacı dava dilekçesinde, acil bir takım işleri nedeniyle şantiye şefi olan mühendis Hasan T.’den izin aldığını ve işyerinden ayrıldığını, onun bilgisi ve haberi doğrultusunda iki gün işe gitmediğini belirtmiş, iş sözleşmesinin feshi konusunda başka bir sebep ileri sürmemiş, fesih tarihini de belirtmemiştir. Davacı bu iddiasıyla bağlıdır. Davalı taraf, davacının bu iddiasına karşılık izin aldığını belirttiği Hasan T.'nin imzasının bulunduğu ve işyerini 22.07.2014 tarihinde terkettiğine dair tutanak sunmuştur. Davalı işyerinde tutulan 23.07.2014 ve 24.07.2014 tarihli devamsızlık tutanakları da davacının iki gün işe gitmediğine ilişkin kabulüyle örtüşmektedir. Mahkemece iş sözleşmesinin feshinde davacının ileri sürdüğü bu husus dikkate alınmaksızın ve değerlendirilmeksizin, davacı tanıklarının beyanlarına dayanılarak, tarafların ileri sürmediği "çalışma şartlarındaki ağır değişikliği kabul etmeyen davacının çıkışının verildiği" gerekçesiyle kıdem ve ihbar tazminatının kabulüne karar verilmiştir. Bu nedenle davacının kıdem ve ihbar tazminatı alacağı talebinin reddi gerekirken kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 16.06.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.